5 Şubat 2011 Cumartesi

DEFİNE İŞARETLERİN ANLAMLARI VE ÇÖZÜMLERİ


DEFİNE--DEFİNECİLİK-DEFİNE İŞARETLERİ-DEFİNE İŞARET ÇÖZÜMLERİ-DEFİNE HARİTALARI-HAZİNELER-DEDEKTÖR-DEFİNE ARAMA ÇUBUKLARI YAPIMI-GPR-ALTIN-GÜMÜŞ-ELMAS-TILSIM-GİZEMLER-GÖMÜ-SİKKE-CİN-EŞKİYA BELGELERİ-MEZAR TÜRLERİ-HÖYÜK-TÜMÜLÜS-KAYA MEZARI-MEDENİYETLER-EFSANELER-DESTANLAR-BÜYÜ VE BÜYÜCÜLÜK-KEHANET-ÜNLÜ EŞKİYALAR-ARKEOLOJİ-TARİHTE PARA-TAKILAR-DOĞAL TAŞLAR-DARPHANE-MÜZELER HAKKINDA BİLGİLER-DİNİMİZ İSLAM-DEFİNE HABERLERİ-TÜRK DÜNYASI-MİTOLOJİ-HEYKEL-ANTİK MISIR-ANTİKA NÜMİZMATİK-TÜRKİYEDE ARKEOLOJİ-ANTİK BÖLGELER-ANTİK KENTLER-TARİH VE TARİHİN YARARLANDIĞI BİLİMLER-HORASAN-ÖLÇÜ VE AĞIRLIK BİRİMLERİ-ÖLÇME ALETLERİ-TARİHİ TİCARET YOLLARI-EBCED HESABI-İŞARET ÇÖZÜMLERİ-DEFİNE ARAMA YOLLARI-GİZEMLİ DEFİNERİ BULMA-HORASAN ÇÖZME-KAYA MEZARLARI- MEZAR-ROMA SİKKE-BİZANS SİKKE-GREEK SİKKE-TARİHİ ANTİK SİKKE VE PARALAR-ARKEOLOJİ VE DEFİNECİLİK ÜZERİNE HER TÜRLÜ BİLGİ DEFİNE SIRLARINDA...http://www.definesirlari.com

Her işaret define işareti değildir aşağıdaki bu yazıda işaretler hakkında temel bilgiler yer alıyor ,,


İŞARETLERDE ORTAK NOKTALAR



İşaretleri üç katogeriye ayırmak gerekir.

A- Bölgeyi doğrulayan işaretler.
B-
Gömülerin bulunduğu belli bölümün bölge haritası durumunda
olup,definenin işaretlerini gösteren bölge haritası diyebileceğimiz
aynı kayada birkaç işaretten oluşan işaretlerimiz.


C- Defineye yakın, defineyi gören, definenin yönünü, yerini ve definenin bulun
duğu arazinin dahi yüzölçümünü veren işaretler.

A.) Bölgeyi doğrulayan işaretlere örnek işaretler olarak
a.1-) Terazi işareti: namlı köprüyü verir.
a.2-) Klavuz taşları namlı yolları verir.
a.3-) Kayada geniş açılmış kanallar ve o kanallarla kesişen ince oyma çizgiler:
Bu işaretler de yöredeki dere ve onlarla kesişen patika yol etraflarında gezilmesini anlatan yönlendirici işaretlerdir.

B.) Gömülerin bulunduğu belli bölümün bölge haritası durumunda olup,
definenin işaretlerini gösteren bölge haritası diyebileceğimiz aynı kayada birkaç işaretten oluşan işaretlerimiz.
b.1)
Aynı kayada birkaç tane canlı cansız ve geometrik işaretlerin
bulunduğunu birçok arkadaşımız görmüştür. Aynı kaya da istavroz, V,
oyma delik ve üçgen gibi.


C.) -
İşaretler genellikle gömünün bulunduğu araziyi şekli ve metre kare
cinsinden ölçümünü verir. İşarete olan bu arazinin orta merkezine olan
uzaklığını da verir.

İşaret aynı zaman da pusula gibidir. Mutlaka her işarette yön vardır.
c.1-) Örnek işaretler :
U, Ok, V, yılan, istavroz, Kartal, Ayak İzi, tırnak İzi, tüfek, tabanca ve sayamadımız diğer işaretlerde.

İŞARETLERDE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR VE ORTAK NOKTALARI :

İşaretlerin
ortak noktası canlı cansız ya da geometrik işaretlerde mutlaka V, U ya
da O vardır. Kısacası define yeri bu harflerde şifrelenmiştir. Bu
harfler gömünün bulunduğu yerin açısını, uzaklığını vermektedir. Ölçü
birimi olarakta 70 cm. arşın ve 23 cm. karış kullanılmıştır. Mesela
kollatı V işareti yapan bir heykelde kollar eşit değilse kolların
uzunluk farkı alınır sonra 70 ile çarpılır.

U
İşareti : U işaretleri karşımıza bazen hilal ay, U şekli iki U’nun
birleşik şekli, su yalağı, hayvan figürlerinde karın boşluğu ve
ayakların konumu , açılmış kanatların yaptığı şekli U, boynunu bükerek
öne doğru şekli olarak U yapan insan ve hayvan fiğürlerinde
görmekteyiz. Ayrıca U şeklinde kıvrılmış yılan ve mağara içlerinde
yapılarda yağ koyma yeri diye yorumladığımız U yine ters ve düz olarak
karşımıza çıkmaktadır. bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür.

U
başlı başına bir define işareti olup, genelde mağara, kaya mezarı ve
mahsenlerde şıkça kullanılmıştır. İster harf ister canlı ve isterse
cansız figürlerde kullanılmış olsun U işareti şifre olup, yön ve
uzaklık mesafesini verir. U işareti ters, düz, sağa sola aşağı ve
yukarı meğilli olarak karşımıza çıkmaktadır. U işareti duruş şekline
göre yön vermektedir. Ters ve düz oluşu ile de aşağı veya yukarı
seviyede olduğunu vermektedir.

Sırası
ile; Düz U: Düz U açı istikametinde ki kendisine benzer tepe, punt gibi
yüksek seviyede bulunan malın işareti olup, orta merkezden mlaın olduğu
tam nokta tespit edilebilir. Malın olduğu yer ile işaret arasındaki
mesafeyi bilmek için ise: aynı taş üzerinde U işaretini destekleyici,
tamamlayıcı ikinci işaret (ölçü verici) yoksa U’nun açık kısmı yani






açısı ölçülür ve çıkan rakam 70 ile çarpılır bulunan rakam cm.,metre cinsinden uzaklığı vermektedir.

V
İŞARETİ – V işareti geometrik bir işaret olup, hem yön ve hem mesafeyi
verir. V işaretinin de U işaretinde olduğu gibi kamufle edilebilme
özelliği çok fazladır. V işaretinin çözümü açı istikametinde malın ya
da 2. mala en yakın işaretin bulunmasında klavuz işarettir. V işareti
ayrıca Volcan Voyvoda’nın isim baş harfi olmasından da ayrı bir özellik
kazanır. Gömüler genelde tabii işarete sahip alanlarda sert zeminlerde
defnedilmişlerdir. Bunlara örnek dere çatakları, dere kıvrımları ilk
sırada yer alır. Ayrıca doruk tepelerde ve çok namlı klavuz taşlarına
da sahip Bağdat yolu ya da bağlantı kanı yollarına defnedilmişlerdir.
Dere kenarlarında ya da çataklarındaki parayı en iyi V işareti
şifreler.

Şöyle
ki; V işareti bazen karşımıza Y şeklinde çıkmaktadır. Bu 2 derenin
birleşerek akmasının haritası olduğu gibi dere çatağındaki gömüyü de
şifrelemektedir. Bazen Y şeklinde olan işaret karşımıza köpek, tavşan
ya da keçi tırnak izleri dediğimiz noktalanmış şekliyle çıkmaktadır.
Noktaların arası tebeşirle birleştirildiğinde Y şekli çıkmaktadır. V
işareti bazen karşımıza canlı figürlerde bacak duruşu, gaga, kuyruk
şeklinde de çıkmaktadır. Örneğin çatal dilli yılan, V şeklinde balık ve
yılan kuyruğu, kartal, tavuk gagası birer V yapmaktadır. İnsanlarda kol
duruşu, bacak duruşu V yapar. Parası genelde mağara, mahsen olup bol
miktardadır. Büyük çoğunlukla U ve V işaretleri ve O işareti oyma
işaretlerdir. Ama istisnaları vardır. Bazan kabartma
olmaktadır.Kabartma olması şifreyi değiştirmemekte sadece aşağıda
ayrıntılı olarak anlatacağım ama arazi ve para ile işaret arasındaki
seviyeyi belirlemekte olup, son derece şeytanice şifrelenmiştir.

V
işaretleri bazen karşımıza ok, mızrak bazende dikdörtgenin içinde
çıkmaktadır. Bu hususlar sitemizde işaret bazında tek tek açıklanacak
olup şu ana kadar yazdıklarım genel prensipleridir. Mutlaka işaretin
çözülebilmesi için bilinmesi gereken hususlardır.


Vazen V beş anlamındadır. V'nin sivri ucu istikametinde 5 adım atılarak gelinen nokta araştırılır.

Bazen V işaretinin açık uclarının arası ölçülür. Ölçülen her cm 1 adım olarak V'nin sivri ucu istikameti araştırılır.


O
(DAİRE) İŞARETİ : O ya da dire dediğimiz işaretler üzerinde herhangi
bir açı ve yön verici ikinci işaret olmadıkça parası kendisindedir.
Kapalı işarettir. Kapatmıştır. Yani geometriksel bir tanımlama olan
daire dışarı atmamaktadır. İşaretler de neyin daire olduğunu ya da
hangi figürün daire değil de arazide örneğin harman yeri gibi dairesel
düzlüğü şifrelediğini iyi analiz etmek gerekir. Daire zaten çizimden
daha ziyade karşımıza ************a olarak çıkmaktadır. Örneğin
değirmen taşı, sofra taşı gibi Bazı canlı işaretlerde de birbirlerine
sarılmış yılan O yapar ama dikkat çekmesin için öpüşür gibi
yapılmışlardır. Oysa şifresi dairededir. Parası kendindedir. Parası
kendinde olan gömüyü arkadaşlar ya bulunduğu taştan ya da 3 metre güney
tarafından almak mümkündür.

Bazı
yerlerde yuvarlak oyma vardır ve içide oyulmuştur tepsi gibi bunlar
daire olarak algılanmamalı. Bu tür işaretler genelde zirve tepede ya
harman yerini ya da evliya mezarını verirler. Zaten yuvarlak daire
işaretlerde müjde para saklıdır. Para da kendisindedir.


İŞARETLERDE ORTAK NOKTALAR

HER İŞARETTE MUTLAKA O-U-V VARDIR. BU ÜÇ HARF YA DA GEOMETRİK ŞEKİLLERE SAHİP OLMAYAN İŞARETLER DİREK PARAYI GÖTÜRÜR

ARAZİDE İŞARET BÜYÜKSE PARAYA OLAN MESAFESİ UZAKTIR. ŞAYET İŞARET KÜÇÜKSE MAL YAKINDIR.
GİZLİ İŞARETLERİN PARASI EN FAZLA 9 METRE MESAFEDEDİR.
GİZLİ
İŞARETLERDEN KASIT, TOPRAK ALTINDAN ÇIKAN İŞARETLER, TAŞIN EN ALTINA
YAPILMIŞ İŞARETLER. KAPALI MAĞARA İÇİNDEKİ İŞARETLER. TOPRAKTAN ÇIKAN
BOŞ KÜPLER VS.

VOLCAN
PARASI HEP KAYA İÇİNDEDİR. ASLA BOŞ TOPRAK İÇİN DE VE 1 METRE
DERİNLİKTE BOSTAN BAHÇE PARASI GİBİ DEĞİLDİR. MUHTEŞEM İŞARETLE VE
İŞÇİLİKLE YAPILAN ÇALIŞMALAR SONUCU PARALAR GERÇEKTEN BULUNAMAZ TARZDA
GÖMÜLMÜŞTÜR.

VOLCAN
VOYVODANIN İMZASI (Z) BU ARKADAŞLAR KRAL VOLÇANIN YANİ İKİ V BİRLEŞİMİ
DEFİNEYE YAKIN GİZLENMİŞ YA DA TOPRAK ALTINDAN ÇIKAN İŞARETLER


01-
Genelde gömüye 7-8-9 metre mesafe de ve gömünün kıble tarafında gizli
işaretleri bulunmaktadır. Bu husus tamamında değilse bile genellikle ve
de mutlaka işareti vardır. İşaret olarak ise; topraktan büyük oyma
(delik), bakır çubuk, külden, kömürden iz, yol, su kanalı, kuru kanal
ve boş küp bulunmaktadır.


01-a.) BOŞ KÜPLER VE ŞİFRESİ ; Boş küpler yatay, dikey veya ağzı aşağı vaziyette bulunmaktadır.

Yatay duran küplerde para yeri agız kısmının baktığı yön olup, bu yönde güney batı istikametidir.

Dikey
duran küplerde ise ; mutlaka zemin arazinin küpün bulunduğu araziden
bir iki kademe yüksekte olduğudur. Zaten yön olarakta güneybatı yönü
öncelikle düşünülmelidir.


Ağzı
aşağı duran küplerde ise; mutlaka biraz derinde küpün tam altında müjde
parası olup, 7 ila 9 metre mesafede de anaparası bulunmaktadır. Yön
olarak ise güneybatı yönü olup, zaten küp üzerinde o yöne bakan
tarafında mutlaka bir farklılık vardır.


02-b.)DEĞİRMEN
TAŞLARI toprak altında bulunurlar ve altında mutlaka müjdesi vardır
yine ağzı aşağı küpler gibi aynı şifrededirler. Ana parası güney batı
yönünde 7-9 metre mesafededir.


03-c.)
DİBEK TAŞLARI toprak altında olup, şayet dibek kullanış şeklinde yani
altı altta, ağız kısmı üstte çıkar ise; 7 ila 9 metre güneybatı
istikametinde hafif kabarık alan aranır düz zeminden 50 cm. ila 2 metre
kadar yüksek alan aranır malı ordadır. Alt kısmı orta merkezinde murc
ile noktalanmışsa müjde parası altındadır.


Dibek
taşı alt kısmı üste ağiz kısmı aşağı bakar vaziyette çıkar ise mutlaka
altında müjde malı ve 7 ila 9 metre uzaklıkda güneybatı yönünde düz
alanda ana parası vardır.


04-d.)
SU KANALLARI, KÖMÜR, KİREÇ VE KİREMİT GİBİ CİSİMLERLE YÖN VERME Gömü
noktasına 9 metre kuzeydoğudan güneybatı yönüne doğru iz olarak başlar
ve mala götürür. Ama bu 9 metrelik maratonda bu izler, kanallar 2 ye
hatta 3 e ayrılırlar ama sonuçta mutlaka mala götürürler. istikamet
olarak daima güneybatı yönüne giden iz, yol takip edilmelidir.


Önemle
şunu vurgulamak isterim ki; bu materyallerden herhangi birisi çıktığı
zaman o yerin kodlanması, çıkan gizli işaretin duruş şekli yön de
dikkate alınarak resimlenmesi ya da not edilmesi gerekmektedir. Bu tür
işaretler değirmentaşı, küp ağzı (O) kategorisindeki işaretlerdir.


Gizli İşaretler (Çalışma Yerinden toprak altından Çıkan ************alar)

İşlem
gören yerlerde, yer altından çıkan yılan makeki mala olan uzaklığı,
yönü veya tünel var ise; tüneli vermektedir. Baltacık taşı, ücgen
taşlar yada canlı cansız figürler daima işlemi doğrulayıcı ve yönü
verici işaretler olarak kullanılmışlardır. Hazine gömen çete geniş
kadro ve imkana sahip olduklarından gömü alanını çok geniş eşmişler
mala doğru da dört bir yandan gizli işaretlerle yol vermişlerdir. Bu
yollar gizli maket işaretleri kök boyalı taşlar, karasakız, sarı kum,
kül, kirec, su kanalları gibi maddeler olup, bizler kazı esnasında şunu
daima hatırlarsak muvaffakiyet bizden kacmayacaktır arkadaşlar. Malı
daima ya orta merkeze ya da tam güneye defnetmişlerdir. Zaten mala bu
işaretler bizi getirecek olup, aşırı iş gücü harcamamak için kazı
esnasında işlem gören yerin sınırı bulunduğunda 4 metre orta merkezden
kazıya devam etmekte yarar vardır.


KÖMÜR
KUYULARI : Bazı bölgelerde düz tarlalarda yüzeyde toprağın karamsı
olduğu, eştikce 20,25 metrekarelik alanlarda kömürün ya da demir
cürüfünün yoğun çıktığını, zamanında da orada taş yığını olduğunu
bilmekte ya da denk gelmekteyiz. Bu yoğun kömür olan kuyularda mutlaka
gömü vardır. Eşkiya belgesinde bu yöntemin sık sık kullanıldığını,
parayı gömdükten sonra pelişt agacını üzerinde yaktıklarını, demir
cürüfü ile üzerini kapattıklarını yazmaktadır. Bu tür gömülere de
kayada yuvarlak oyma yapılmış içte parmak kırılmak süreti ile V acısı
verilerek yer noktalanmıştır.


KİREÇ
KUYULARI : Kireç kuyuları genelde dere cataklarında, kale yerlerinde
sık sık kullanılmıştır. Belirli aralıklarla 3 kuyu yapılmış olup,
hepsinde para bulunmamaktadır. Kireç kuyularının 2 tanesi boş iken orta
kuyuda para bulunmaktadır. Yine kireç kuyularına uzak işareti ayak izi,
yakın işareti yuvarlak oyma olarak yapılmıştır.



GEMi
KANCASI : Bu genelde işaretin bulunduğu mevkide bir gömünün
mujdecisidir. Ayrıca bu işaret korsanlar tarafindan yapilmiştır.


YILDIZ
: 4 uçlu yıldız tehlike habercisi ve 6 uçlu yıldız ise büyük bir
tuzağin habercisi, ayrıca gezegenlerin yönünüde belirlemek için
yapilmiş da olabilir. En uzun uç tarafini takip ederiz


HARFLER ve SAYILAR :
Harflerden
OR ORO ve G harfi kaynaklara göre altını sembolize eder ve işaretlerin
nihayetinde ters bir ( S ) harfi bulursak büyük bir define habercisidir.

Bir (
Ω ) harfi bir tepe yi gösteren işarettir. Sağinda ve ya solunda küçük
murc işareti bulunan ( X ) işareti definede tılsım olayının
habercisidir.

Bir (
Y ) işaretinin orta çizgisi biraz yukarıda ve de yanında küçük murç izi
bulunursa gömünün 1 den çok tuzak içerdiğini gösterir.

( 7 ) sayısı altın ve ya define işaretlerinden biri olmakla birlikte ( 7 ) rakamin ucu yön verebilir.

ÇİZGİLER : Düz işlenmis bir çizgi ise bu bize istikamet verir.

1 veya daha fazla dalgalı çizgiler su yönünde araştırma yapmamıza olanak verir.

Yatay 2 çizgi ve ortasında dikey çizgiler ve çizgilerin içinde küçük daire işareti mağara girişinin habercisidir.

Dikey 2 çizgi ve ortasında yatay çizgiler ve çizgilerin içinde bir daire işareti tuzaklı bir mağara girişinin habercisidir.

Yatay
2 çizgi ve 4 dikey çizgilerin dışında küçük daire işlemi var ise bu
bize çevrede ağzi tıpalanmiş bir mağaranin bulunduğunu haber eder.


4 dikey ve 1 yatay çizgi define içeren bir mezarın işaretidir.

3 dikey ve 1 yatay çizgi


İnsanlar tarih boyunca çeşitli sebeplerle sahip oldukları toprakları bırakarak başka topraklara göç etmişlerdir ve sahip oldukları değerli eşyalarını bıraktıkları evlerinin içine veya güvenli olduğuna inandıkları yerlere gömerek daha sonraki zamanlarda geri dönerek bunları geri almayı ummaktadırlar biz bunlara define (gömü)demekteyiz .Normalde bu tip olayların azlığı mantıklı gelsede yakın tarihe kadar savaşlar ve felaketlerle boğuşan dünyamızda toprak insanlar için koruyucu ve kollayıcı olmaktadır .Nedeni ise belirsizlik,yollardaki hırsızlık vs...

TARİHİ ESERLER VE ESKİ GÖMÜLER

Eskiden insanlar bu kadar hızlı ve güvenli yolculuk şartlarına sahip değillerdi dolayısı ile acil olarak terkedilecek yerleşim yerlerinde ihtiyaca yönelik eşyalar hemen taşınırken birikimlerinide toprağın gizli kucağına emanet ederlerdi bir gün geri dönerek çıkartmak üzere.Fakat saklanan değerli eşyalar zamanla unutularak yada yeri bulunamayarak toprağın altında çok uzun süre kaldıklarında tarihi eser değeride kazanmaktadırlar .

DEFİNECİLİK

Tarihin en eski dördüncü mesleğidir.İngilizler buna MEDLORK Türklerde "DEFİNECİ"yani gömü arayan demektedirler.İngilterede bu işkolu daha çok derekenarlarında bizde ise dağların tepelerinde icra edilmektedir.Sebeplerine gelince yaşadığımız coğrafyada köklü göçler,savaşlar,doğal felaketler hiç eksik olmamıştır hiç birşey olmasa elli senede bir savaş çıkarak insanları göçe zorlamıştır.(UMARIM YAKINDA SAVAŞ ÇIKMAZ)

NEDEN DAĞLARDA

Dağlarda genellikle keçiler ve define avcılarının dışında kimse dolaşmaz yani insanların pek sıklıkla dolaşmadıkları bu yerlere eskilerin birşeyler gömmüş olmaları ihtimali ve gömülenin çıkarılmamış olma ihtimali kuvvetlidir.

MÜJDE

Nişana varılacak yolu anlatan semboller ,tepe,höyük,çeşme ve mezar türü eski yapılardır

NİŞAN VE NİŞANCILIK

Gömünün yerini belli etmek için dikilen taş veya kaya gibi kalıcı yerlere kazınan işaretlerdir .Bazı durumlarda Harita mevcutsa yerine oturtmak için yine nişancıya iş düşer

İSTİŞARE

Bir gömü veya definenin yerini bulmak için rüyaya yatmak manasındadır.

MÜHÜR VE TILSIMLAR

Mühürler genel olarak hazinenin kime ait olduğunu hatırlatan küçük işaretlerdir fakat bazı durumlarda sonderece tehlikelidirler.Sıkı sıkıya kapatılmış bir küpün içindeki sayısız mantar ,vürüs ve en bilinen koruna yöntemi siyanürün dışarı sızmasını önleyebilir.Bu yüzden çok sayıda defineci kardeşimiz telef olmuştur.Bir mühürü kırmanın en iyi yolu bu işten anlayan bir arkadaşla temasa geçmektir.TILSIM'a gelince tılsım tam olarak defineyi korumak için büyücü ve cinci hocalar tarafından yapılan cin bağlamalarıdır.Cinlerden bir grubu defineye bekci olarak bırakmasıdır.Tılsımlar genellikle definecilerin korkulu rüyasıdır bir tılsımın bilmeyen birkişi tarafından hafifce çatlatılmasından doğan çarpılmalar veya senelerce süren cin çarpmaları en bilinen hadiselerdir .Kaldıki hiç tılsımı olmadığı halde cinlerin sahiplendikleri sayısız hazine ve eşyayla karşılaşan deneyimli insanlar bile etkilenmektedir.

GEREKLİ ALET EDEVAT

Bir defineciye en gerekli şey gidilecek yerden emin olunmasıdır.Bunun yanısıra pusula,matara,sağlam yürüyüş ayakkabısı,uyku tulumu,çadır,sırt çantası,ayrıntılı bölge haritası,portatif tahkim edevatı (yoksa kısa saplı kürek ,kazma)konserve yiyecek(tuzsuz ve fazla susatmayan cinsten)ilk yardım çantası,el feneri,radyo vs...

ALINACAK TEDBİRLER

Gidilecek yer hakkında ayrıntılı bilgi toplanmalı ve bir kaç gün kalınacaksa bölgedeki jandarmadan kamp izni alınmalıdır.Bölge yerleşim yerinden çok uzak ve yürüyecek takatiniz yoksa geri dönün o bölgede bir eşşek kiralamak bütün yerleşim birimine ben define aramaya gidiyorum demektir.


İYİ BİR EXPER VE KATOLOK TAKİBİ

Sahip olmanız gereken en önemli şey sağlam bir exper ve katologlardır.Sebebine gelince tarihi esere sahip objelerin yasal yoldan alınıp satılması üzerinize tescili yoksa mumkün değildir.Bu sebepten size rehberlik edecek güvenilir ve deneyimli bir antikacı tanıdığınız yoksa bu işe girişmeyin.


İŞARETLER:doğada mevcut tabiat varlıkları, taşlar, mağaralar, duvar resimleri, kayalara çizilen resim, figür ve şekiller, kaleler, manastır, kiliseler, mezarlıklar vs. üzenine işlenen resim, şekil, figür ve işaretler kültürden kültüre, inanç özelliklerine, zaman takvimindeki dönemlere ve insanların yaşadıkları coğrafi bölgelere göre değişmektedir. şekiller tek başlarına anlam vermezler. şekil, resim, figür ve işaretler birbirlerini tamamlarlar. incelenirken mutlaka birkaç tane resim ,figür, iz ve işaret olmalıdır.


TAŞ ÇIKARILMIŞ MAĞARA :Mağaranın içine girildiğinde karanlıksa aydınlatılmalı ve tavan veya duvarlardan özenle kesilmiş taş var mı incelenmelidir. Kesme yolu ile taş çıkarılmışsa mağarada bir şeylerin olabileceğine işaret eder. Ancak bunun tuzak veya aldatmaca olduğunu iyi öğrenmek incelemek gerekir. Taş çıkarılmış mağaranın dolu olma olasılığı çok yüksektir. Ancak tehlike oranının da çok yüksek olduğu unutulmamalıdır. Acemice davranarak iz, işaret ve sembolleri yok edilmemelidir.

GAZLI MAĞARA :Yer altında ulaşılması güç olan mağaralara girildiğinde ilk dikkat edilmesi gereken mağaranın zehirli gazla dolu olup olmadığıdır. Mağara tavanında yarasa yuvaları varsa veya mağarada canlı hayvan yaşadığına dair izler varsa mağarada gaz olayı yoktur. Genelde zehirlenmeler çok yavaş gerçekleşir. Canlı hayvan yaşamamışsa mutlaka gaz maskesi ile girilmelidir. Genelde defineciler bu gazla yavaş yavaş zehirlendiği için hiçbir şey anlamadan ölürler. Gaz olasılığı yüksek mağaraları havalandırarak ve gaz maskesi ile girilmelidir.

KAPALI MAĞARA :Taş veya üzerine çizilmiş büyük yarım ‘O’ harfi şeklinde veya biraz daha oval çizgi çok yakın bölgede bir mağara olduğunu işaret eder. Ancak bu mağaranın figürlerin çizildiği dönemde hiçbir giriş ve çıkışın olmadığını ifade eder. Bu tür mağaralara ilk giriş mutlaka tuzaklıdır, gazlıdır ve çok tehlikelidir.

AKREP :Akrep resimleri veya figürleri çok çeşitli anlamlarda kullanıldığı görülmüştür. Zor ve zahmetli işlerde görülen akrep resmi burada çok büyük bir tehlikenin varlığına işaret eder. Özellik değirmen,havuz,mağara,kuyu,yer altı mahzenlerinde çok sık karşılaşılır. Bütün olaylar iz, işaret ve semboller bir bütün halinde incelenmeli tuzak mutlaka bertaraf edildikten sonra aramalar yapılmalıdır.

BALIK :Akarsu, göl,göletlerdeki kayalara çizilmiş çok çeşitli balık resmi ve figürleri yakın bölgede bir hazinenin olduğunu ifade eder. Balık genel olarak hazine olarak nitelendirilir. Balık ile ifade edilen hazinenin yerini bulmak hem kolay hem de çok zordur. Balığın büyüklüğü-küçüklüğü,eğimi,yönü,pozisyonu,tek-çift olup olmadığı,yanında başka sembollerin olup olmadığı gibi konular uzmanlık isteyen işlerdir.

KÜP / KÜRZE : Su içinde veya civarında hazinenin varlığını işaret eder. Burada dikkat edilmesi gereken bu işaretlerin göl,ırmak veya gölet kenarındaki figürün anlamıdır. Susuz alandakilerle karıştırılmamalıdır.

IBRIK :Su veya gölet kenarlarındaki taşlara çizilmiş İbrik figürü su kenarında ve genelde çizilen taş çevresinde para olduğunu ifade eder. Ama bu para büyük değildir.

HALKA : Duvarlarda veya herhangi bir taş üstüne çizilen halka işaretleri veya halkanın kendisi burada birden fazla ve çok büyük tuzakların olduğunu anlatır. Halka figürleri tekte çizilmiş olabilir bir kaç figürün arasında da olabilir. Tuzakların biri aşılırken veya bertaraf edilirken diğer tuzakların çalışabileceğini unutmamak gerekir. Halkanın anlam ve çeşitlerini o yerin önemi ile eşleştirebilirsiniz.

AYAK İZİ :Mağara taban,tavan veya duvarındaki oyulmuş veya çizilmiş ayak izinin herhangi bir yere basıldığında mekanik olarak çalışan bir tuzağın olduğunu ve çalıştıktan sonra durdurulamayacağını simgeler. Basılan yer tuzakları bir tane olabileceği gibi bir kaç tane değişik tuzakta olabilir.

DEVE eve resim veya figürleri çok çeşitlidir. Yürüyen,duran,ayağı havada,kafası havada, hörgüçlü, hörgüçsüz, tek hörgüçlü,çift hörgüçlü vs.dir. Deve belli bir hazine veya değerli eşyaları simgeler. Çok iyi incelenmeli diğer figürlerle bir çözümlenmelidir. Develer para anlamı taşıdığı gibi deve ile taşınabilecek eşyaları da simgeler.

ÇIPLAK KADIN :Resim ve figürler arasında veya tek başına çıplak kadın resmi ve bir yılanın kadının belinden başlayıp omuz başına çıkması veya hareket edip omuz başında başının olması bu bölgede çok önemli bir kral veya kraliçe mezarları olduğunu simgeler. Bu figürler diğer figürlerle tamamlanıp mezarın yönünü veya yerini işaret eder.

DÜZ YILAN :Yılan kıvrımları ve çeşitleri çok önemlidir. Zehirli yılanlar tehlike anlamlarını da içermektedir. Ancak yılanın her kıvrımları belli bir ölçü olarak kabul edilerek yılanın baktığı tarafta bir hazine veya değerli bir şeyin olduğunu ifade eder.

KİM GÖMDÜ

Gömüyü kimin gömdüğü konusunun bilinmesinde fayda vardır. Bu konuda herkes bir şeyler söyler yazarlar. Bunların iyi bilinmesi varlığın bulunması ve alınması zorluklarının bilinmesinde vardır. Definenin gömülüğü uygarlık ve kültürlere, zaman süreçlerine gömülme mevsimlerine ve hatta gece veya gündüz gömülmesine göre farklılık vardır.

Her gömü aynı olmadığı gibi tuzak ve aldatmacalar, iz ve işaretleri de farklı olabilir. Kazıya başlamadan önce bu konunun iyi etüt edilmesinde fayda vardır. Gömü veya define hangi çağda yıllarda gömüldü ise o çağın kültürel yapısını incelemek, gömen şahıslar bazında kim gömdü ise ona göre fikir yürütmede fayda vardır.

1. Savaşçılar: Fethe gidenler yol üstünde mevcut yerleşim yerlerinden topladıkları ganimetlerin hepsini götüremeyeceğinden belli noktalara sonradan gelip almak şartıyla kimsenin bulamayacağı belli noktalara gömmüşler ancak birçoğu geri gelinip alınmamıştır.

Gömen savaşçıların kültürel yapısı çok önemlidir. Örneğin Araplar ile Avrupalı savaşçıların gömüleri iz ve işaretleri ile tuzak ve aldatmacaları farklıdır. Buralarda özellikle tuzaklara çok dikkat edilmesi gerekir. Bir savaşçı gibi düşünmelisiniz ona göre hareket etmelisiniz.

2. Korsanlar: Kara veya denizde mevcut çete ve korsanları bölgelerinden topladıkları ganimetleri kendilerinin kolay sizin zor bulacağınız bir şekilde gömdüklerini biliniz.

v Korsanlarda savaşçılar gibi hazinenin kolay alınmaması için çok fazla tuzakla hazineyi beslerler. Bu uzakları anlamak gerçekten zordur. Anlık hayallere kapılmayıp tuzakları uzman kişilerce aşılmasında fayda vardır. Boşuna riske girilmemelidir.

v Burada önemli olan siz kendinizi onun yerine koyarak “Ne Yapar” sorusunu kendinize sorunuz. Nereye gömer ve nasıl iz ve işaretlerle nasıl tuzak ve aldatmacalar hazırlar. Sorusu önemlidir. İyi bir makine, iyi bir uzman etüdü ile kanunu arkanıza alarak problemleri teker teker aşınız. Riske girmeye hiç ama hiç gerek yoktur.

v Korsanların yıllar sonra bu hazineyi alacağı değerlendirerek belli iz ve işaret koymaları şarttır. Bu iz ve işaretleri iyi tahlil etmek gereklidir.

v Korsanların iz ve işaretleri savaşçılarınkinden farklılıklar gösterir. Korsanlar genelde su, güneş ve denizden kara görüntülerini kullanırlar. Bu konu işaretler bölümünde detaylıca incelenecektir.

3. Dönemin Yöneticileri: İşgallere karşı hazinelerini korumak veya çocuklarının yeniden iktidar veya krallık kurmaları için gerekli finansman çok gizli bir yere konularak gelecek için yatırım yapmışlardır. Bu hazinenin çok planlı ve iyi bir yere saklamalıydılar ki uzun yıllar boyunca kimse ulaşamasın.

v Burada önemli olan yine “Ben olsam nereye koyardım” sorunsudur. Bu kişiler akıllı, kurnaz ve planlı çalışan insanlar olduğu unutulmamalıdır. Etüdü iyi yapıp gözden hiçbir şey kaçırılmaması gerekir. Belki siz çözemezsiniz ancak çözülmeyecek define etüdü olmadığı unutulmamalıdır.

v Yönetim kargaşaları ve iktidar mücadeleleri sonucundaki çekişmelerden kendini garanti altına almak, ailesi ve kendisi için iyi bir yerde kendi ve ancak birkaç kişinin bildiği bir miktar hazineyi sigorta olarak koymak.

v Burada unutulmayacak bir şey vardır. O da çaresiz kalmaktır. Çaresiz insanların gömü yaparken gözönüne alabilecekleri tehlikeleri anlatmaya gerek yoktur. Çünkü “kedinin kuyruğuna basarsınız tırmalar” atasözünü anımsayınız. O anda o kadar çaresiz olabileceklerini unutmayınız.

4. Şahsi Gömüler: Buradaki gömüleri istediğiniz kadar sınıflandırabilirsiniz. Önemli olan hazineyi düşünmenizdir. Şahsi gömüleri bulmak çok kolay diğerlerine göre daha risksiz ancak değer bakımından diğerlerinden daha fakirdir.

Bir insanın serveti ile bir savaşçı, korsan, kral, bey, ağa vs. serveti karşılaştırılamaz. Şahsi servetlerin bir bölümünü ele alıp inceleyelim.

a. Din adamları: Papaz ve m ağırlıklı olmak üzere elde mevcut hazinenin diğer dinlerdeki insanların eline geçmemek için tekrar alınmak üzere akıllı ve planlı bir şekilde gömmeleridir. Bu durum genelde savaş, istila, korsan-çete baskını, önceden tahmin veya duyum, iç çekişmelerden kaynaklanır.

Bu insanların dönemin akıllı, kurnaz ve alim sayılan insanlar olduğu unutulmamalıdır. Bu durum hazinenin alınma şartlarını ağırlaştırır.

Böyle kişilerin hazinelerini ele geçirmek için ilgili dinde mevcut işaret ve kültürel değerleri iyi tahlil etmek gerekir. Anlatılmak isteneni iyi anlamak gereklidir. Aksi takdirde çalışmalar boşa gidecektir.

b. Göç: Kendi istekleri veya zoraki göçe tabi tutulan köy veya kasabalılar bütün mallarını yanında götüremeyecekleri için oturup titizlik içerisinde hazineleri toplu olarak gömmüşlerdir. Buradaki amaç tekrar geri döndüklerinde bu hazineyi alıp tekrar eski yaşantılarına dönebilmeleridir. Bunların büyük bir bölümü tekrar geri dönmemişlerdir.

v Bütün halkın hazinesi tek bir yerde toplanıp gömülmesi düşünülemez. Parça parça ama önemli büyüklükte olmalarıdır. Bu gibi definelerde gömünün hediyesi sizi yanıltmasın. Etüdünüzü iyi yapmalısınız.

v Burada dikkat edilmesi gereken siz olsaydınız hazineyi tek bir yere mi gömerdiniz. Bence hayır 3-4 parça şeklinde gömerdim. Bunların bulunma olasılığı daha düşüktür. Biri bulunursa diğerleri bulunamaz. Şeklinde düşünürdüm. Ama mutlaka hediyesi yanıltıcı çalışmalar ve tuzaklarla gömüyü beslerdim. Paramı kolay kolay kimseye yar etmezdim.

c. Yaşlı insanlar: Bir hayat boyu çalışıp uğraştıktan sonra yaşlanan insanlar eğer çocukları yoksa eldeki değerli eşyalarını kimse bulamasın diye saklamalarıdır. Bu hazineler genelde küçük ölçekli olup şahsi eşya ve paralarından ibarettir.

Genelde ev, işyeri, bahçe, tarla, ahır veya kuyularına gömerler. Tuzak ve aldatmacası azdır. Genellikle tarihi ve kültürel değer açısından önemlidir.

d. Ölülere saygı: Eski dönemlerde kültür değerleri içerisinde ölü ile birlikte değerli eşyalarını da beraberinde gömmek vardır. Buradakiler şahsın şahsi eşyaları ve paralarıdır. Önemli bir şahsiyet değilse genelde ufak tefek şeyler gömerlerdi. Buralarda kayda değer eşyalar genelde olmaz.

v Mezarlar önemli yerlerdir. Hazine var diye mezarla kazılmamalıdır. Çünkü hangi mezarda hazine olduğu belli olup, orada da ölü yoktur.

v Burada yapılacak kazılarda kesinlikle izin alınmalı ve kanuni yapılmalıdır. Doğada mevcut güzellikler bozulmamalıdır.

v Mezar kazıları iyi etüt edilmedi ise kesinlikle yapılmamalıdır. Etüt edilemiyorsa mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır.

v Hazine veya defineyi kim gömerse gömsün iyi etüt edilerek risksiz çıkarılacağı bilinmelidir. Önce araştırma (yapılamaz ise uzmana başvurulmalı), sonra makine (maden analizinden arazi özelliklerine, doğal veya yapay durumuna), sonra kanuni izinle hazine rahatlıkla çıkarılıp zengin olmamak mümkün değildir. Ama önemli olan akıllı hareket etmektir. Profesyonelce davranmaktır.


KARŞILAŞILABİLECEK YASAL PROBLEMLER

Sitemizde özellikle uygulamak istediğimiz konulardan bir tanesi yapılan defineciliğin kanuni olmasıdır.

Kanunsuz ve kaçak kazılara tamamen karşıyızdır. Biz defineciler akıllı hareket etmek zorunda olan insanlarız. Çünkü değeri çok büyük olan varlıkları bulmak için hareket ediyoruz.

Kaçak kazılarda aklımıza bile gelmeyen problemlerin çıkacağını hiçbir zaman unutmamalıyız. Böyle durumlara meydan bırakmamalıyız.

Kanunsuz kaçak yapılan define arama çalışmalarında yakalanma olasılığını düşünün, meydana gelebilecek kazalar yaralanmalar, ölümler ekibi ve ailesini zor durumda bırakacağından kanunlara riayet etmekte fayda vardır. Bunlar neler olabilir, teker teker inceleyelim.

1. Polis veya jandarma ekiplerince kazı esnasında yakalanma.

2. Birileri tarafından ihbar edilme.

3. Meydana gelebilecek kazılardaki kazaların ölümle sonuçlanması.

4. Meydana gelebilecek kazılardaki kazaların ağır yaralanma ile sonuçlanması.

5. Birileri tarafından zor kullanılarak kazı sonucu çıkarılan varlığı ele geçirmek istemesi.

6. Kazıda mevcut olabilecek tuzaklara yakalanma ile mahsur kalma olasılığı.

7. Boğulma veya kaybolmalarda ani müdahalenin yapılamaması.

8. Tıbbi müdahalelerde bulunamaması veya müdahalenin geç yapılması.


Çıkarılan define kaçak olduğundan olayda direk kaçakçı muamelesi görüleceğinden kanunlarla başı derde girecektir. İstenmeyen olayların riskine hiçbir zaman ve hiç bir yerde gerek yoktur.

Olaylara kanunlar açısından yaklaşıldığında tarihi eser kaçakçılığının ağır suç kapsamında olduğunun herkes tarafından bilinmesinde fayda vardır.

İlgili ve ilgisiz kişilere farkında olmadan zarar verme olasılığının yüksek olduğu ve yasa önünde zor durumlara düşüleceği unutulmamalıdır.

Tarihi eser kaçakçılığına bilmeyerek dahi olsa yardımcı olunduğu kaçak kazılarda mevcut olunduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

Çıkarılan define kaçak olduğundan birileri tarafından güç kullanarak veya aldatılarak el değiştirebileceğinden uzun uğraşlar sonucu elde edilen varlık boşa gitmiş olacaktır.

Bu her kazıda mevcut olur. Sadece yasal anlamlardaki kazılarda bu risk olmaz. Bunu unutmamak gerekir.

Konu araştırılırken birçok insanın şüphelenmesi, takibe alması gayet doğaldır. Bundan dolayıdır ki, hiç kimseye güvenmemeye özen gösteriniz.

Böyle durumlarda yapabileceğiniz hiçbir şeyin olmadığının bilinmesi, yapılabilecek tek şeyin hata yapmamaya özen göstermek olduğudur.

Serbest piyasada değerlendirilmeye çalışıldığından ikinci ve üçüncü ellerinde kar edeceği göz önüne alındığında gerçek değerinin altında işlem görecektir.

İlk alıcı tarafından gerçek değeri verilmeyeceği unutulmamalıdır. Çıkartılan varlığın gerçek değerini sadece devlet verir. ( % 80 ) Serbest piyasada ilk alıcılarda değerinin % 40 – 50 gibi verileceği unutulmamalıdır. Bu oranda binbir zorluklar sonucu ortaya çıkar.

El değiştirme yasal olmadığından birçok olayda ilk satıcı yani definecinin zarar göreceği, belki de hiç para kazanamayacağı unutulmamalıdır.

Serbest piyasada değerlendirilen varlıklar üçüncü ve dördüncü elden yurt dışına çıkarılacağından ülkemizin değerli kültür varlıklarının tükenmesine yardımcı olunarak vicdanen rahatsız ve huzursuz olacaksınızdır.

Çıkarılan varlığın serbest piyasada gerçek alıcısı o varlığa ait uygarlığın torunları olduğu devlettir. Örneğin; Yahudi tarihi eserlerinin gerçek alıcısı İsrail veya İngiltere – Amerika’daki büyük iş adamları ve İsrail adına çalışan lobi faaliyetlerini yürüten büyük şirketlerdir. Diğerleri aracı veya tarihi eser kaçakçılarıdır.

Anadolu’nun üzerinde sayısız uygarlıklar kurulduğu ve bu uygarlıklara ait tarihi eserlerin bir sel gibi yurtdışına tarihi eser kaçakçıları tarafından çıkartıldığı bunun çok azının yakalandığı gerek basında, gerek siyasi ağızlarda, gerekse defineciler arasında telaffuz edildiği bilinmekte veya tahmin edilmektedir.

Bu konuda yazılı basında görsel veya işitsel basında sürekli haberler çıktığı panel, brifing, sunuş veya konu ile ilgili uzman kişilerin görüş ve önerilerinin sunulduğu programlar yapılmaktadır.

Yurdumuzun doğal güzellikleri sayılan kültür varlıklarının yurt dışının büyük kazançlar sağlayarak tarihi eser kaçakçıları tarafından çıkarılması biz definecileri ve bizim gibi düşünen insanları huzursuz etmektedir. Bunun önüne geçmenin en büyük şekli yapılacak kazıların kanuni olmasıdır.

Yaptığınız işten çok para kazanacağınızdan ekip içi, yakın arkadaş grubu, kamu görevlileri ve güç odaklarının gözü her zaman üzerinizde olacaktır. İhbar suretiyle çalışmalarınız boşa gidip ilgisiz insanlara para kazandırmanız böyle bir olayda doğal sayılır.

Yapılan kazı faaliyetleri kanuni değilse insanların veya kolluk güçlerinin size her zaman şüphe ile bakacaklarının bilinmesinde fayda vardır.

KARŞILAŞILABİLECEK PSİKOLOJİK SORUNLAR

Bazı defineciler genelde izin almadan kaçak olarak kazı yaparlar. Bu gibi durumlarda kendilerini baskı altında hissederler. Baskıyı yaratan etmenler çok çeşitlidir. En önemlisi görünme ve yakalanma korkusudur.

Definecilerin baskı altında hissettikleri durumların sebebi belki de sonsuzdur. Bu şahıslara, olaylara, gelişmelere göre çeşitlilik kazanır.

Kaçak çalışan definecilerin tamamında ve yasal çalışan definecilerin bazılarındaki psikolojik baskının temelinde yatan etmenleri kısaca incelemekte fayda vardır.

Psikolojik etkenler ekipten ekibe, şahıstan şahısa, görüşlere tecrübeye vs. gibi durumlarda insanlarda farklılık göstereceği değerlendirilmelidir.

1. Parasal kaynağın azlığı veya tahsis edilen finans miktarı atıl para olmaması, bu paranın tekrar yerine konması gibi durumlarda defineci veya ekip rahat hareket edemezler.

2. Ekipteki personelin iş ve zaman problemi. Ekipteki personelin değişik işleri olabileceğinden her zaman bir araya gelemezler. Buda fikir alışverişinde bulunamadıklarından kazıda fikir ayrılıkları çıkabileceği değerlendirilmelidir.

3. Kazılacak yerin iyi çözümlenmemesinden dolayı büyük merak ve endişe duyulabilir. İyi etüt yaptık mı ? Detayları atladık mı ? Doğru yeri kazıyor muyuz ? merakı ekibi veya definecinin kafasında şüphe uyandırabilir.

4. Sosyal normların baskısı. Acaba doğru mu yapıyoruz ? İnsanlar bizim hakkımızda ne düşünürler ? Ayıp mı ediyoruz ? gibi kafalara takılan sorular her zaman defineci veya ekibin çalışmasını etkiler.

5. Görünme ve takip ediliyormuş hissinin kişi üzerindeki baskısı. Bizi görürlerse ne olur ? Ne düşünürler ? İhbar ederler mi ? İyi gizlendik mi ? Doğru zamanda mı kazıyoruz ? soruları defineci üzerindeki baskıyı arttırır.

6. Kanunsuzluktan doğan yakalanma ve süreç tedirginlik ve huzursuzluğu. Yakalanırsak ne olur ? İşten atılır mıyız ? Tutuklanır mıyız ? Kaç yıl ceza alırız ? Nasıl savunma yaparız ? Mahkeme ne kadar sürer ? İyi avukat bulabilir miyiz ? Bu durum ailem açısından nasıl sonuçlar doğurur, nasıl karşılarlar, ne yaparlar ? soruları özellikle kaçak yapılan kazılarda defineci veya ekip üzerinde yoğun baskı kurar.

7. Çıkarılan definenin yasal olmadığı için serbest piyasa koşullarında nakde çevirme zorluklarından doğan huzursuzluk. Bulursak ne yaparız ? Nasıl nakde çeviririz ? Satarken yakalanır mıyız ? İhbar eden olur mu ? Alıcıyı nereden buluruz ? Nakdi nasıl alırız ? Alıcı jandarma veya polis olabilir mi ? Alıcı bize tuzak kurar mı ? Bulunan varlığın değerini nasıl tahmin ederiz ? Kazıklanır mıyız ? soruları defineci veya ekip üzerinde yoğun baskı kurar.

8. Yasal olmadığı için çalışmanın genelde gece saatlerinde olması sebebi ile karanlık ve korkunun huzursuzluğu. Bir şey olur mu ? Etrafta yabani hayvan var mı ? Gören olursa nasıl kaçarız ? Kazarken bazı şeyleri göremeyebilir miyiz ? soruları defineci veya ekip üzerinde yoğun baskı kurar.


Yukarıdaki huzursuzluk etkenleri bir veya birkaçının bir araya gelmesi ile çalışma verimi düşer, kazalar artar ve ölümle sonuçlana bilir. Çünkü insanlar huzursuz ortamda verimli çalışma yapamazlar.

Kafalardaki sorulardan arınmadan sakin düşünülemeyeceğinden bütün problemleri aşıp kazı yapılmalıdır.

Yapacağınız işte bu kadar riskli macera aramıyorsanız bu olayları yaşamanıza hiç gerek yoktur. Yapacağınız iş Kanuni, sakin , risksiz olarak rahatlıkla yapılabilir.

Yapacağınız kazıyı projelendirin. Etüt çalışmanızı iyi yapın. Kafanızda problem kalmasın ve kanunun gücünü arkanıza alarak adım adım ilerleyin.

HALİSÜLASYON VE GERÇEK DURUMLAR

Kazıda baskı altında yapılan işten verim azlığı nedeni ile görülmeyecek halisülasyonlar hissettiğiniz olgular gerçekten yaşadığını sandığınız ve definecilerin % 99’nun inandığı olaylar karşınıza çıktığında çok fazla abartırsınız.

Olmayan olayları, görünmeyen nesneleri, yaşanmamış anları yaşamış gibi davranması definecilerin doğal özellikleridir.

Bu olaylar genelde gece geç saatlerde, karanlıkta, yorgun kazı çalışmalarında ve kaçak kazı esnasında görülürler. Gündüz kazıları ve yasal kazılarda bu olaylar çok ender görülür.

Muhtemel gerçekte olmayıp ta özel durumlarda karşılaşılan olaylar nelerdir onları kısaca özetleyelim. (Bu olaylar genelde kazı anında ortaya çıkarlar veya öyle hissedilir.)

Her kazıda bu olayların olacağı düşünülemez. Ender kazılarda ortaya çıkarlar. Genelde sakin, sessiz ve ıssız ortamdaki kazılarda meydana gelirler.

1. Hedef bölge kazılmaya başlandığında çok şiddetli rüzgar esmeye başlayabilir. Bu fırtına şeklinde bile görülebilir.

2. Hedef bölge kazılmaya başlandığında yağmur yağabilir. Şiddetli yağmurla sel gelebilir (Ama bu yağmurlar uzun sürmezler).

3. Topraktan çıkarılan heykel gibi doğal varlıklar canlanabilir, hareket edebilir gibi görünebilirler. Bu durum genelde heyecan, korku ve yorgunluğun birleşmesi ile halisülasyonda olabilir, gerçekte olabilir.

4. Topraktan çıkarılan heykellerin gözünden, ağzından veya kafasından kanlar akabileceği görülebilirler.

5. Topraktan çıkarılan heykel ağzından ve kafasından kanlar akabilir. Gözleri açılıp kapanabilir.

6. Kazı yapılan yerden yılan çıkabilir. Bu durum doğal sayılabilir. Ama bazıları halisülasyonda olabilir.

7. Çıkan define sandık, küp, gıcık, kazının içinden arılar, kurbağalar, yılanlar, koç görüntüleri v.s. umulmayacak şeyler çıkabilir. Bu durumda kazıya ara verip, iyice dinlenip, sakin sakin düşündükten sonra nelerin yapılacağına karar verilmelidir.

8. Mezardan inilti ve sesler gelebilir. Konuşmalar duyulabilir. Bu durum genelde mağara ve mezarlıklarda yapılan kazılarda ortaya çıkar.

9. Kazılan yerden ayak, el veya hayvan tırnak izi çıkabilir. Burada siz definecilere birşeyler anlatılmak istenebilir. Olaylar tekrar gözden geçirilip, sakin sakin düşünülüp titizlikle incelenmelidir.

10. Kazı yapılan bölgede aniden sakallı bir derviş, hoca, papaz halisülasyonları görülebilir. Böyle durumlarda kazıya son verilmesinde psikolojik açıdan ve sağlık açısından fayda vardır.

11. Kazı yapılan yerden içi kül dolu bir küp çıkabilir. Küpü mutlaka gündüz açıp incelemeli ve olayı iyi araştırmada fayda vardır.

12. İşçi boş küp, kazan, bakraç, testi sandık v.s. çıkabilir. Bunlar bir iz ve işaret olabilir. Ancak definenin kendiside olabilir.

13. Kazılan yerden ateş çıkabilir.

14. Kazılan yerden harita, iz, işaret, heykel, figürler (keçi, köpek, ok, yılan, kazan, küp, kılıç, ağaç) çıkabilir. Bunlara dikkat edilmesi gerekir. Çevre araştırılmasının iyi yapıldığında size çok fazla bölge hakkında bilgi verebilirler.

Böyle durumlarda araştırmalar tekrara gözden geçirilmeli, teker teker etüt edilmelidir. Detaylar üzerinde durulmalı ve titizlikle incelenmelidir.

Yapılan kazıdan her zaman altın, para, mücevherat çıkmayabilir. Bazen bu iz ve işaretlerde çıkabilir. Bunların iyi değerlendirilmesi ve anlaşılması gerekir.

Psikolojik yönden hazır değilseniz paniğe kapılır ve rahatlıkla hata yapabilirsiniz. Böyle durumlarda panik yapılmaması gerekir. Kazıdan herşeyin çıkabileceği bilinmelidir. Bu olayların % 90 kazı yapan insanlara zarar vermezler. Ancak zararlı olan olaylarda vardır.

İnsanlar yorgun, uykusuz, problemli, karanlıkta kazı yaparken böyle durumlarla fazla karşılaşırlar. Doğruluğu – yanlışlığı, gerçekliği – sahteliği defineciye ve diğer insanlara göre değişir.

Yukarıda saydığımız problemler sitemizin karşılaşılan tehlikeler bölümünde detaylı olarak incelenecektir.

Psikolojik olarak rahat değilseniz normal zamanda olan söylenen yapılan herşey size çok büyük gelir.

Kazıya çıkmadan önce bütün problemleri emanetçiye bırakarak sadece anahtarı alıp gidilmelidir. Böyle durumlarda başarı daha yüksek olacaktır. Daha sağlıklı düşünerek karar verilecektir.

Bu kadar problemin aşılmasında diğer taraftan en önemli etken yapılacak kazının izin alınarak yasal yollardan yapılmasıdır.

Bu gibi durumlarda sitemize anılarınızı yazabilirsiniz. Diğer insanların bilmesini istediğiniz anıları anlatarak veya kafanıza takılan problemleri sitemizden veya bize müracaat ederek öğrenebilirsiniz.

Kanuni yapılan kazılarda ilgili müze müdürlüğü ve mülki amirlerce görevlendirilen görevliler alacağından psikolojik etkenlerin % 90 ortadan kalkacak ve sağlıklı bir kazı yapılacaktır. Zaman sınırlaması olmayacağından sakin kararlar verilecektir.

Gecenin karanlığından dolayı olaylar çok çok az olacaktır. Bu tür olaylar halisülasyon veya gerçek olabilir, ama gerçek olma olasılığı yüksektir.



ARAMA İÇİN MÜRACAAT

Define aramak her zaman mümkündür. Yeter ki kanuni olsun. kanunlar herkese açıktır. Herkes gerekli izin alarak define aramaya başlayabilir.

Define aramak hem zor hem kolay bir iştir. Ancak bir yönü vardır ki bu yön çok tehlikelidir. Neden bahsettiğimi defineciler çok iyi anlarlar. Bu kaçak yapılan kazılardır.

Kazılacak bölgenin gerekli araştırmasını yaptıktan sonra kazılacağına karar verilirse yapılacak ilk işin en yakın müze müdürlüğü ve mülki amirliğine müracaat ederek izin alınmasıdır. En doğru yol budur.

Defineciler arasında yaygın bir görüş vardır. “Bulduğum defineye devlet el koyar hakkımı vermez”. Bu çok yanlış bir kanıdır bulunan her türlü definen takdir komisyonlarınca incelenerek değeri biçildikten sonra ilgili bakanlığa ödeneği ayrılıp bloke edilen ödenekten definecinin hakkı verilir.

Konuya diğer yönden yaklaşan kaçak yapılan bir kazıda elde edilen define (altın, gümüş, heykel veya arkeolojik değeri olan varlıklar) Serbest piyasada kaçak olarak alınıp satıldığını herkes bilir. Bunun gerçek değerini ilk elden bulan şahsa ödenmediğini, kaçak olduğu için yakalanma riskinin çok yüksek olduğu sürekli ihbar edildiği bilinmektedir. (İhbar edene varlığın değeri üzerinden %7,5 verilir)

Bu kadar riske girmeye bence girmeye hiç gerek yoktur. Az, öz ve temiz kazanılması bulunan varlıkların yurdumuzda kalması, müzelerimizde sergilenmesi için mutlaka kazının izin alınarak yapılması gerekir.

Arama yapmak ve kazıda bulunmak için en yakın müze müdürlüğü ve mülki amirden müracaat sonucu izin alınmalıdır.

İlgili müdürlükler yapılan müracaatları çok çabuk değerlendirip ekip oluşturmaktadırlar.

Müracaat bir dilekçe ve ekinde aşağıdaki belgelerle müze müdürlüğüne yapılmaktadır.

Define arayacak kimse bölgesini tespit edip gerekli ön çalışmaları yaptıktan sonra bir dilekçe ile en yakın mülki amire ve bir dilekçe ile müracaat edebilir.

Define aranacak bölge önce iyice araştırılmalıdır. Söz konusu bölgenin eski uygarlıklardan günümüze evreleri incelenip sonra bölgesel tespite geçilmelidir.

Hedef önce gözle, sonra makine ile test edildikten sonra kazı yapılmasına gerek duyulursa, yasal müracaatta bulunulmalıdır. Boşu boşuna kazı yapılmamalıdır.

Define arama yasal bir iştir. 2863 Sayılı Kanuna atfen define arama yönetmeliği çıkarılmıştır. (R-6 –27 OCAK 1984 Sayı- 18294)

Kesinlikle ön şart olarak veya prensip olarak bölgenin nokta hedefe ulaşmadan boşu boşuna kazı için müracaat yapılmamalıdır. Olay her yönü ile detaylıca ele alınmalıdır.

Define aranacak bölgenin ön çalışmasından sonra dilekçe verilir. Bu dilekçede aşağıdaki durumlar açıkça belirtiler.

1. Arama maksadı

2. Arama yapılacak il, ilçe, bucak, köy, mahalle, sokak ve ev numarasına kadar bildirilir.

3. Bu bölgenini ekili olup olmadığı

4. Meskun mahal olup olmadığı

5. Tapulu tapusuz olduğu ve tapunun kime ait olduğu açıkca belirtilir.

Çalışmalarımızda yaşadığımız önemli bir problem izin alındıktan sonra kazı için bazı şartlar oluşmamaktadır. Böyle durumlarda zaman, iktisadi veya ekibin toparlanma gibi problemlerle karşılaştık. Sizlere önerilerimiz bu faktörleri iyi değerlendirip kazı için müracaatı şartlar uygun olduğu zaman yapmanızdır.


Müracaat dilekçesine;

a) Define aranacak sahanın yetkili teknik elemana çizdirilmiş, İl Bayındırlık Müdürlüğünce tasdikli, 1/500 ölçekli tesviye münhanili haritası veya krokisi,

b) Krokisi çıkarılamayacak ev ve bunun gibi yerler için ise ada, parsel ve çap numarasını belirten vaziyet planı,

c) Uzaktan ve yakından olmak üzere çeşitli yönlerden çekilmiş net fotoğrafları,

d) Define aranacak yer sahipli ise, gerçek kişilerden noterden tasdikli muvafakat name, tüzelkişilerden de yetkili organlarından alınacak muvafakat yazısı eklenir.

Define aranacak bölge 100 m2’yi geçemez. Bu bölge dilekçe ekinde verilecek kroki harita, fotoğraf üzerinde işaretlenecektir.

Mülki amir, define aranacak yerin 2863 sayılı Kanunun 6. maddesinde belirtilen yerler ile tespit edilen sit alanları ve mezarlıklar içinde olup olmadığını, define aranmasında sakınca bulunup bulunmadığını, en yakın müze müdürlüğüne tespit ettirir.

Unutulmamalıdır ki en güzel zevkli, huzurlu ve risksiz iş kanuni yapılan iştir.

Sitemizde biz her zaman yasal anlamda yapılan kazılardan bahsediyoruz. Yasal olmayan kazıların bizce bir önemi yoktur. Tavsiyemiz her zaman hukuki boyutlar üzerinde durulmasıdır. Kazıların ceza veya kanunsuz işlerle yapılmasını önermiyoruz.

RUHSAT ALIMI VE SONRASI

Müze Müdürlüğünce, müracaat uygun bulunduğu takdirde define arama ruhsatı verilir. Ruhsatname bir yıl sürelidir. Define araması aralıksız en çok bir ay devam eder. Hava muhalefeti veya tabii afetlerden dolayı bu süre içinde bitirilemezse bir defaya mahsus olmak üzere mülki amirce en çok bir ay daha uzatılabilir.

Define araması, define aranacak yere en yakın müzeden görevlendirilecek ihtisas elemanı başkanlığında, Maliye ve Gümrük ve İçişleri Bakanlıklarının mahalli birer temsilcisi gözetiminde yapılır.

Define aranacak yeri incelemeye gidecek müze ihtisas elemanı ile, aramada bulunacak ihtisas elemanı, Maliye ve Gümrük ve İçişleri Bakanlıkları temsilcilerinin yol masrafları ve birinci derece devlet memuru harcırahı üzerinden yevmiyeleri define arayıcısı tarafından ödenir. Bu yevmiyeler günlük zorunlu giderleri karşılamadığı takdirde, aradaki fark yevmiyelerin % 50’sini geçmemek şartıyla define arayıcısı tarafından ayrıca ödenir.

Define aramasından doğacak zarar ziyan ve kazı yapılan yerin eski haline getirilmesi ile ilgili masraflar define arayıcısına aittir. Bu masrafların tahmini tutarı ilgili müze müdürlüğünce tespit edilir.

Define arama yerini incelemeye gidecek müze ihtisas elemanlarının harcırahı önceden, diğer harcamalar ise arama başlamadan önce arayıcı tarafından bir devlet bankasına müze müdürlüğü adına yatırılır. Müze müdürü aramadan önce görevlilere avans öder. Hizmetin yerine getirilmesinden sonra görevlilere verecekleri hak ediş belgelerine göre kesin hesap yapılır. Artan para aracıyla teslim edilir.

Çalışmalar, görevliler ile arayıcının imzasını taşıyan tutanaklarla günü gününe tespit edilir. Bu tutanaklar ve arama sonunda tanzim edilecek nihai tutanak Bakanlığa gönderilir.

Define aramasının mevzuat hükümlerine göre ilgililerce durdurulması halinde arayıcı hiçbir hak, zarar ve ziyan talebinde bulunamaz.

Define aramalarında kültür ve tabiat varlığı bulunduğu takdirde arama derhal durdurulur ve durum Bakanlığa bildirilir. Arayıcı, bulunan kültür ve tabiat varlıkları üzerinde hiç bir hak iddia edemez.

Define aramasında çıkan buluntular Bakanlıkça tayin edilecek en az üç kişilik bir uzman heyetine incelettirilir. Elde edilecek buluntular kültür ve tabiat varlığı ise müzelere, define ise Maliye ve Gümrük Bakanlığına teslim edilir.

Bulunan definenin Maliye ve Gümrük Bakanlığınca geçer akçe olarak değeri tespit edilir. Define Hazineye ait arazide bulunmuşsa % 50’si aracıya, özel veya tüzelkişilere ait arazide bulunmuşsa, % 40’ı aracıya, % 10’u ise mülk sahibine verilir.

Yukarıda sayılan bürokratik işlerin zorluğundan çekinilmemelidir. Çünkü amaç tabiat ve kültür varlıklarını koruyarak çıkabilecek tarihi eserin değerini defineciye verip o varlığın sahibini bütün ülkenin olmasını sağlamaktır.

Kaçak yapılan kazılarda bürokratik işlemler olmamasına rağmen kaçakçılık işlerini işlendiği ve kanuni yükümlülüklerle sorumlu olduğunun bulunması gerekir.

Bu işlerle uğraşan gerçek defineciler konuyu iyi bilirler. Az, öz ve temiz ve kanuni kazanmak esastır.

Yapılan iş eğlence ve hobi amacına temizce ulaşmalıdır. Vicdanların temizliği ve saflığı en büyük definedir.

Sitemizden bu konularda yardım talebinde bulunabilirsiniz. Sizlere mümkün olduğu kadar yardımcı olunacaktır.

Müracaatlarınızda kanunsuz yaklaşımlarda bulunmamanızı temenni ederiz. Yaptığınız müracaatları resmi kazılar için yapıldığı farz ve kabul edilecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder